Çocukların, doğduktan hemen sonra ilk tanıştıkları oyun, gözleri kapatıp açılarak oynanan ce-ee oyunudur. Pek çok ebeveynin deneyimlemiş olabileceği bu oyun, çocukları neşelendirir ve anne-baba ile bağ kurmalarını sağlar. Bu ilk basit oyunun dışında, göz teması ve fiziksel temas gerektiren pek çok başka oyun da vardır ve bu oyunlar ebeveyn-çocuk ilişkisinde önemli bir yer tutmaktadır.
Çocuklar oyun oynar ve biz çoğu zaman bunu “çocuk oldukları için yaptıklarını” varsayar, anlam yüklemeyiz. Daha büyük çocuklar söz konusu olduğunda ise oyunun onlar için bir vakit kaybı olduğunu düşünür, onları daha “öğretici” alışkanlıklara, kitap okumaya veya ödev yapmaya yönlendirmeye çalışırız. Oyun oynadığı için öfkelenir, bir hışımla oyuncaklarını toplayıp kaldırır ve bir “büyük gibi” bizimle oturup sohbet etmesini öğütleriz.
Kısacası, oyunun sadece ebeveynleri ile değil, dünya ile de ilk iletişimlerini sağlayan kıymetli bir iletişim aracı olduğunu çoğu zaman unuturuz.
Oyun Neden Gereklidir?
Oyun, pek çok farklı karakterde çocuğu bir araya getirebilir. Bir iletişim biçimi olarak oyun, çocuklar arasında bütünleştirici ve birleştirici bir etki sağlar. Çocuk, oyun sayesinde, bir başkasının varlığından haberdar olur, isteklerini fark eder ve çoğu zaman uyuma zorlanır. Paylaşımı öğrenir ve böylece bir başkasına yardım etmenin keyfini alır. İnsanoğlunun yardımdan ve paylaşmaktan ruhsal olarak beslendiği görüşüne ulaşan pek çok araştırma vardır.
Paylaşmaktan hoşlanmayan çocuk için durum geçici olarak keyifsiz olsa da, uzun vadede, oyun ona kendi isteklerinin bir başkasının paylaşımına bağlı olduğunu öğretecektir.
Bu bağlamda oyun, çocuklar için yalnızca bir eğlence değil, aynı zamanda bir iletişim biçimidir; çevreyle uyumuna ve kendinde fark edeceği duygu ve davranışları öğrenmeye ilişkin ilk adımdır.
Anne ve Babaların Çocukları ile Oyun Oynaması Neden Önemlidir?
Çocukların akranları ile oyun oynaması alışılagelen bir durumdur. Ancak anne ve babalar da bilirler ki, çocuklar onları da sıkça oyuna davet ederler. “Hadi anne, benimle oyna!”, “Baba benimle oynar mısın?” sözlerini duymayan ebeveyn yok denecek kadar azdır. Bu istek, anne ve babayı çoğu zaman bunaltır. Anne ve babanın dâhil olduğu oyunları yersiz bulan ebeveynlere de rastlarız.
Çocuklar oyun oynamayı severler ancak ebeveynleri ile oynadıklarında onlardan daha mutlusu yoktur. Ebeveynlerle oynanan oyunlar, akranlarla oynanan oyunlardan daha farklı bir amaca hizmet ediyor da olabilir. Ebeveyn, çocuğu ile oyun oynadığında, çocuğun duygusal anlamda bağlılık ve güven ihtiyaçlarını karşılamış, onun seviyesine inmiş ve onun varlığını kabul etmiş, “Senin gösterdiğin yoldan gideceğim, senin dünyana gireceğim.” demiş olur.
Eğer Ebeveyn Oyun Oynamakta Zorlanıyorsa…
Bu durum, onun çocuğu ile hiçbir zaman yeterince iyi ilişki kuramayacağı anlamına gelmeyecektir. Çoğu ebeveyn, oyun oynamanın kendisi için zor olduğundan yakınır; resim yapma ve sohbet etme konusunda iyi olduğunu ancak oyun kurmada çok beceriksiz olduğunu düşünür. Enerjisi, sabrı hatta bazen vakti olmadığından yakınan ebeveynler, oyun oynama fikrini bir tür işkence gibi görebilir. Eğer siz de bu ebeveynlerdenseniz böyle zamanlarda oyun oynamak istemediğiniz için kendinizi suçlamak yerine, durumun neden sizin için bu kadar zorlayıcı olduğunun keşfine çıkabilirsiniz. Küçüklüğünüzde oynadığınız oyunları, favori oyuncağınızın ne olduğunu ve onun sizin için nasıl bir anlamı olduğunu, kiminle oynamaktan hoşlandığınızı veya anne-babanız ile oyun deneyimlerinizi düşünebilir, yazabilir veya güvendiğiniz bir yetişkin ile konuşabilirsiniz.
Şiddet İçerikli Oyunlar Oynayan Çocukların Oyunları Engellenmeli mi?
Babaya, çocuk ile güreştiği veya boğuştuğu için öfkelenen, böylesi oyunların ona kavga etmeyi öğrettiğini düşünen anneler vardır. Oysaki çocuğun gücünü denediği bu tip oyunlar, güvenli bir alanda deneyimlendiğinden, çocuğun kendine güveni ve öz denetimi ile ilgili gerçekçi bir öngörü geliştirmesine olanak sağlar. Öte yandan, bu oyunlar çocuğun öfke ve hayal kırıklığı gibi duygularının dışarı çıkmasını ve rahatlamasını sağlayacak harika fırsatlardır. Unutulmamalıdır ki, yaşanması engellenen her duygu, ileride daha olumsuz bir davranışın nedeni olarak karşımıza çıkacaktır.
Çocukların oyun oynamaları, oyunda edindikleri roller ve oyuncak seçimleri ise duygularını özgürce ifade etmeleri bakımından son derece kıymetlidir. Çocuğuyla mükemmel biçimde oyun oynayan bir anne-baba olmanız gerekmez; çoğu akranı bile çocuğunuz ile mükemmel oynamıyor, öyle değil mi? Oyunun bir araya getiriciliğinden yararlanmak, ilk aşama için en iyisidir. Gerisi zaten gelecektir.
Uzm. Kl. Psk. Zeynep Gündüztepe
Madalyon Psikiyatri Merkezi/Ankara
Referanslar
Oyun Oynama Sanatı-Anne ve Babalar için Oyun Becerileri (Aletha J. Solter), 5. Baskı, Mart, 2018.
Oyun Terapisi (Virginia M. Axline), Nisan 2019.